26 Haziran 2016 Pazar

Moskova - RUSYA

Moskova - RUSYA




Kızıl Meydan, şehrin kalbi ve her gezginin şehirdeki başlangıç noktası. Dünya’nın en meşhur meydanlarından biri olmakla beraber tüm Rus tarihine tanıklık etmiş meydanı St. Basil’s Katedrali, State History Museum, Lenin’in Mozolesi, Kremlin duvarları ve GUM Alışveriş Merkezi çevrelemektedir.
Kızıl Meydan’ın adıyla ilgili ilginç bir detay; adı ingilizceye de Red Square olarak çevrilse de anlamı Rusçada hem “kırmızı” hem de”güzel” manasında kullanılan “krasnaya” kelimesinden gelmektedir. Yani ismin ne komunizmin kızılıyla ne de kırmızıyla alakası vardır. Şehrin en güzel noktası olmasından dolayı bu adı almıştır.

Solda Belediye Binasının minicik bir bölümü
                    sağda Moskova Devlet Tarih Müzesi soldaki ise  ikiz kuleli Diriliş Kapısı

Dirliş  kapısının girişinde küçük bir şapel var:  Iberian Chapel. Önünde de altın sarısı dekoratif şekillerin olduğu ve insanların şans getirdiğine inanarak üzerinde durup dilek dileyerek para fırlattığı “Sıfır Kilometre“yi temsil eden bronz plaka, yani Moskova merkezden herhangi bir yerin uzaklığı ölçüleceği zaman baz alınan “sıfır noktası'

Diriliş Kapısından girer girmez solunuzda da Kazan Katedrali var. Bir Rus Ortodoks kilisesi bu. 1936 yılında Joseph Stalin Kızıl Meydandaki kiliselerin kaldırılması emrini verince tahrip edilmiş olan orijinal katedralin tekrar aslına sadık kalınarak yapılmış hali bu


Moskova Devlet Tarih Müzesi nin St. Vasili Katedraline bakan kısmı..


Moskova Devlet Tarih Müzesi






1555 – 1561 yılları arasında Rus Devleti’nin Kazan ve Astrahan hanlıklarına karşı kazandığı zaferleri kutlamak için Korkunç İvan (Czar Ivan the Terrible – IV. Ivan) tarafından yaptırılmış bu şeker gibi rengarenk katedralin değişik şekilde tasarlanmış olan sekiz kubbesi, sekiz ayrı zaferi simgelemekteymiş. Katedralin kubbelerinin her biri ayrı renkte, farklı boylarda ama hepsi de yuvarlak sarmal şeklinde tasarlanmış. En yüksek olan kubbe ise altın yaldızla kaplı. 
Bu güzel katedralin başına gelmedik kalmamış. 1737’de çıkan yangında zarar görmüş, Napolyon St. Basil Katedralin’i o kadar beğenmiş ki, savaş sonrası onu yerinden alıp, Paris’e götürmek istemiş ama bunu yapamayınca tahrip etmek istemiş.kimselere yar etmemek düşüncesiyle binayı barutla doldurup ateşe vermek istemiş. Söylentiye göre bir yağmur başlamış o sırada. En son 20. yüzyılda Bolşeviklerin saldırısına uğramış.  En son olarak, Stalin’in adamları Kızıl Meydan’ı açıp ferahlatmak amacıyla katedrali ortadan kaldırmayı bile teklif etmiş. Yani neredeyse şimdi Moskova’nın simgesi olan bu rengarenk katedral, Stalin ona kıysaymış tarihin tozlu sayfaları arasına gidecekmiş.


Şu anda müze olarak hizmet veren Aziz Vasili Katedralini her gün 11:00 ve 17:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
 


Lenin’in Mozolesi
  10-13 saatleri arası ziyaret edilebilen mozolede, Lenin’nin mumyalanarak korunan bedeni sergilenmektedir.  Giriş ücretsiz, girişte kamera, çanta vs. her şeyi bagaj odasına bırakmanız gerekiyor. Pazartesi, Cuma güneleri kapalı.

Stalin de 1953’teki ölümünden sonra mumyalanarak Lenin’in yanına koyulmuş ama 1961’de Sovyetleri genel olarak Stalin’den arındırma projesi kapsamında Kremlin duvarlarının dışındaki mezarına taşınmıştır.


Ziyaret:  Salı, Çarşamba, Perşembe, Cumartesi ve Pazar günleri, saat 10.00-13.00 arasında ziyaret edebilirsiniz.
 














Gum'dan Kremlin Meydanına- Sarayına Bakış
























































GUM
  Sovyet döneminde herkesin satın alabildiği ürünlerin satıldığı alışveriş merkezi, şimdi üst kalite markaların bulunduğu bir merkeze dönüşmüş. Bir şey satın almayacak olsanız da mimarisi için içerisinde bir tur atmaya değer.













Kremlin  Sarayı



 Kremlin’in kelime anlamı “şehir içindeki kale” dir. Duvarlarla çevrili Kremlin’de 5 saray, 4 kilise ve duvarları çevreleyen kuleler bulunmaktadır. Düklerden, çarlık dönemine, sovyetlerden günümüzde Putin’e Rusların yönetim merkezi burası olmuştur.
Ziyaret edilecek yerler kiliseler, meydan ve silah deposudur. Silah deposunun girişine ayrı ücret ödeniyor. Biz kiliselerin ve meydanın girişi için bilet aldık. Kiliselerin içinde fotoğraf çekmek yasak. Perşembe günü ziyarete kapalı.Haftanın diğer günleri 10.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açık.
 


Alexander Bahçesinde “Unknown soldier” anıtı, yani 1941-1945 yılları arasında II. Dünya Savaşında ölen askerlere adanmış olan “İsimsiz Asker” anıtı.


Bu anıtın önünde 5 köşeli bir yıldız var ve içinde de hiç sönmeyen “Eternal Flame” dedikleri alev var. Bir de bu yazı var. Anlamı, “İsmin bilinmese de yaptıkların ölümsüzdür.'






II. Dünya Savaşı sırasında kahramanca direniş gösteren şehirlere “Kahraman Şehir” diye onursal bir Sovyet ünvanı verilmiş. Bunlar da o kahraman şehirlerden getirilen toprakların konduğu granit bloklar.  Askerin önündeki sağdaki soldaki bloklar gibi birçok blok var.Bahsedilen blok bunlar.





Ivan the Great Bell Tower (Büyük Ivan Çar Kulesi) – Katedral Meydanına bakan yüzü
Büyük İvan Çan Kulesi 81 metre yüksekliğinde ve kulede  21 tane çan var. Bu çan kulesinin Katedral Meydanına değil de öbür tarafa bakan kısmında yerde duran koskocaman Çar Çanı (No 20) önünde kırılmış parçası ile birlikte sergilenmekte. Bir yangın sırasında kopan bu parça 11 ton ağırlığındaymış, tümü ise 202 ton

arka kısmında ise  


 


Church of the Deposition of the Robe (Emanet Cübbe Katedrali) Kraliyet Sarayının bir parçası olan bu kilise freskleri ve oyma sanatları ile dikkat çekiyor.















Cathedral of the Annunciation
(Meryem’e Müjde Katedrali)Çarların ve prenslerin yerli kilisesi olarak yapılmış bu katedral. 


Kremlin Bahçelerinden Moskova Nehrine bakabilirsiniz.


Kremlin’in duvarlarının toplam uzunluğu 2205 metre, yüksekliği ise yer yer 5 ile 19 metre arasında değişiyor. Tam 20 tane kulesi var. Duvarların kalınlığı ise 3,5-6,5m arasında. Daha önce de bahsettiğim gibi, içeride  sıkı güvenlik tedbirleri var, öyle her yerde gezemiyor, her yere giremiyorsunuz. Hatta yolda yürürken beyaz çizgi ile belirtilmiş alanların dışına çıkıp yürüyemiyorsunuz, hemen görevliler düdük çalıp ikaz ediyorlar. Mutlaka belirtilen yürüme yolunda kalacaksınız, sınırları aşmayacaksınız. 




 

Kremlin’in Spasskaya Kulesi
Spasskaya Kulesi’nin üzerindeki yıldız, rüzgara göre yön değiştiriyormuş.

 







Kremlin Gezimiz Sonrasında Yemek molası verdik. Bütün yemek fotoğraflarımız bir arada dursun:) bu tek öğün değil :))

 Okhotny Ryad Yeraltı Çarşısındaki ..böyle ismi olduğuna bakmayın bildiğimiz AVM idi...ve  pizzamız 



 bir açık büfe restaurant.. akşam belli saatlerde indirim varmış. biz tamamen denk geldik indirim saatine. kalan yemekleri mi bitiriyorlar dedim ama devamlı yeni salata yemek ilavesi geliyordu. mutfak bölümünü de görmek mümkün ..devamlı üretim yapıyorlardı. çoğu kişi paketlerle evlerine taşıyordu. şaşırdık...
oben buffey..açık büfe bir restaurant..yeni arbat caddesinde...


 
 otel kahvaltmızıdan bir parça... meşhur krepleri..


 
Marketten meyve alışverişimiz









 Çay Keyfi ve Waffle :)







































Mezarların yerini gösteren harita
 
Novodevichy Mezarlığı,  Moskova’da gezilmesi gereken yerlerden biri olan Novodevichy Manastırı’nın hemen bitişiğinde ve bizim için en enteresan tarafı sevgili Nazım Hikmet’in mezarının da burada olması. 
Burada ayrıca Sergei Eisenstein, Anton Çehov, Nikolay Vasilyeviç Gogol, Boris Yeltsin, Mikhail Gorbachev’in eşi Raisa Gorbachev gibi başka ünlü kişilerin de mezarları var. Çoğunda özenli bir süsleme mevcut, heykeller, çiçekler, resimler var.


Mezar taşının üzerinde Kiril alfabesi ile NAZIM HİKMET yazılmış






Sovyet lideri Boris Yeltsin’in mezarı (Nazım Hikmet’in mezarının çok yakınında)



Novodevichy mezarlığının yanındaki Novodevichy Manastırı gerçekten etkileyici bir yer, orayı da görmek lazım bence… 2004 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesinde korumaya alınmış… 
Vaktiyle çarların önem verdiği bir kompleks burası çünkü Çar ailesinden ve asil Boyar soyundan da rahibeler varmış burada. Manastır kompleksinin içindeki Smolensk Katedralinin ismi Smolensk kentinin ele geçirildiği savaşta kazanılan zaferden geliyor




Moskova Metroları

Moskova’da hızlı ve her yere erişilebilir bir metro sistemi bulunmakta. Buna ek olarak, bazı Moskova metroları, bir sergi gibi gezilecek kadar güzel, kimilerine göre dünyanın en güzel metro istasyonları burada. Moskova metroları sovyet döneminde, Sovyet sanatının ve  gerçekçi esteteğinin en iyi sergilendiği yerlerinden biri olmuş. Metroların 2. dünya savaşında sığınak olarak kullanılmış olması da, külterel bellekte önemli bir yer ediyor. Görülmeye değer metro duraklarını sıralayalım;
Mayakovskaya: Kimilerine göre dünyanın en güzel metro istasyonu. Tavandaki simetrik aralıklarla mozaiklerde Sovyetlerin birçok alanda başarıları etkileyici şekilde resmedilmiş. Tavana bakmaktan boynunuz ağrıyacak.

Novoslobodskaya: Dünyada ilk kez yeraltında vitray kullanılan yer olma özelliğine taşıyan istasyon, diğerlerinden farklı ve özel. Koridorun sonundaki dünya barışı mozaiğindeki güneşin yerinde zamanında Stalin’in portresi varmış.
Kievskaya: Duvardaki resimleri ve ihtişamlı avizeleriyle kraliyet töreni düzenlemeye uygun bir istasyon daha.
Ploshad Revolutsii (Revolotion Square): Kirişlerindeki heykellerle, ürkütücü, bir o kadar da etkileyici bir istasyon. 1917’den 1937’e kadar devrimin yapı taşları heykellere yansıtılmış.

Komsoloskaya: Görkemli bir işçiliğe sahip avizeleri ve tavanıyla metrodan ziyade küçük bir sarayı andıran yapı çok etkileyici. Tavandaki resimler devrim mücadelesinde insanların yaşadığı zorluklar yansıtılmış.
Belarusskaya: Saraya benzer tavanı ve resimleriyle çok güzel bir istasyon daha. Tavandaki resimler Belarus Sovyet hayatına adanmış.

Metroları gezmek için iş giriş-çıkış saatlerinden uzak durun, kalabalık oluyor. Gideceğiniz yerleri planlarken, gezilebilecek metroları da hesaba katarak plan yapabilirsiniz. Yukarıdakiler haricinde genel olarak ring (kahverengi) hattındaki çoğu istasyon orijinal.


Novoslobodskaya Metrosu

Novoslobodskaya Metrosu










Kievskaya Metrosu

Kievskaya Metrosu








Four Seasons Hotel Moscow
  Kızıl Meydan’ın hemen karşısında Sovyet döneminin ilk oteli, Moscow Hotel adıyla açılmış. Doğruluğu şüpheli ilginç hikayesinde mimar Stalin’e 2 tane seçeneği olan bir proje sunmuş, fakat Stalin ikisinin tam ortasına imza atmış. Bu yüzden ikisi birleştirilerek asimetrik şekilde yapılmış.
  


Bolşoy Tyatrosu
  Kızıl Meydan’ın yakınındaki ünlü tiyatro önemli bir merkez
Bolşoy Tiyatrosu ünlü mimar Joseph Bové tarafından tasarlanmış. Alınlıktaki Apollon heykeli ise heykeltıraş Pyotr Klodt tarafından yapılmış. Bolşoy kelime olarak “büyük” anlamına geldiği için buraya “Büyük Tiyatro” da denilebilir. 
 

Cuma namazı için caminin önünde oluşturulan alan
























                                                    Dostoyevski’nin doğup büyüdüğü ev  
 Dostoyovski’yi St. Petersburgla bağdaştırsak da, yazar aslında Moskova doğumlu.  16 yaşında askeri akademiye gidene kadar yaşadığı minik apartmanı ziyaret edebilir, ailesinin kütüphanesini, Dostoyevski’nin oyuncaklarını ve kişisel eşyalarını görebilirsiniz. 








Christ the Savior Katedrali

Dünya’daki en yüksek ortadoks kilisesinin ilginç bir hikayesi var. 19. yüzyılda yapımı 40 yıl süren kilise, Stalin tarafından bir Sovyetler Sarayı (Palace of the Soviets) yapmak üzere yıkılmış, fakat savaş koşulları buna engel olmuş. Yapılsaydı, döneminin en yüksek yapısı olacakmış. Sovyetler yıkıldıktan sonra 1995-2000 yılları arasında tekrar inşa edilmiştir. 

















Eski Arbat

 Eski Arbat caddesinden kareler
 çok güzel sevimli bir mekandı.












 Moscow State Univercity






Bir şehre gelip onu tepeden görmeden rahat edemem diyenlerdenseniz, Vorob’evy tepesine gitmeniz gerekmekte. Lomonoscow Moskova Devlet Üniversitesi’nin yanındaki gözlem noktasından manzaralar :)


 Stad












Gorky Park
 Moskova’nın en popüler parkı. Biz haftaiçi gittiğimiz için biraz sakindi, özellikle haftasonları çok  canlı oluyormuş. Çok güzel heykeller, göl, havular, güzel peyzaj örnekleri, kışın da buz pateni var.


Çiçekçiiiiii








   Matruşka
 ve dönüş yolculuğu başlasıııınnn :))
 Duty Free Shop manzaraları..ne kadar tatlı bir paket...
Gum Avm Hatırası çikolatalardan da görüntü aldım:))
ve yeşil Bursa nın adı çıkmış...asıl yeşil Rusya olmalı..şehir çok güzel parklara ve yeşil alanlara sahip..benim için Rusya artık Yeşil Rusya :))

 ve thy menüsü ve hayatımda gördüğüm en çalışkan,içten, ilgili olmaya çalışan ama en düzensiz,işleri karıştıran, sistemi berbat eden kabin personeli :)) yemekleri veriyor ama ekmek ve içecek yok..sırayla yemek dağıtıp ekmeksiz ve içeceksiz olarak herkesi bekletip... herkesi aynı anda yemeğe başlatacak bir durum yaşatmak üzereyken müdahale etmek durumunda kaldım :)) ekmeğimize sahip çıkalım değil mi :))) ayrıca bu gözlemleri ve hisleri başka yolcularda yapmışlar..
acaba bu ekip ne yaptıklarının farkında mıydı diye düşünmeden edemedim..hiç mi içlerinden biri biz ne yapıyoruz demez:)))
ekipteki özellikle bir personelin aşırı hareketli olması bize ve arkadaşlarımıza aynı yorumu yaptırmış :))
uçağı düşürecek dedik :))